Aura

1890 yılında ünlü mucit Nikola Tesla’nın ilk olarak ölçebildiği ve fotoğrafladığı insan aurası aslında pek çoğumuzun bölük pörçük duyduğu ama tam olarak nasıl olduğunu bilmediği bir konudur.

Aura, metafizik dilinde kullanılan bir terimdir. Canlıların bedenlerini çevreleyerek yayıldığı varsayılan ışınımları anlatır. Bu ışınımlar çevrelerinde etkili olan elektromanyetik kuşaklardır.  Kişinin sağlık ve ruhsal yapısına göre bu ışınımlar renk ve şekil alırlar.  “Aura okumak”, bu ışınların yarattığı etkileri yorumlamak ve hissetmektir.  Sağlıklı bir insanın aurası saçaklı ve parlak olur.

Metapsişikçilerin “eflüv” adını verdikleri partiküllerin ışınımıyla (radyasyon) oluşan bu alan, Teozoflara ve Kirlian Fotoğrafçılığı üzerinde çalışan araştırmacılara göre, yaşam enerjisi olarak adlandırılan bir tür enerjinin organizmalardan insan gözünün göremediği bir frekans düzeyinde titreşen ışınlar tarzında yayılmasıyla oluşur. Aura, eflüv ve psişik radyasyon terimlerinin sık sık karıştırıldığı görülür. Bu üç terim arasındaki ilişki şöyle açıklanır:

Bedenden yayılan ışınıma ve bu ışınımın yayılma olayına radyasyon (psişik radyasyon) adı verilir.

Bu ışınlara ve ışınları oluşturan partiküllere eflüv adı verilir.Bu yayılma olayının meydana geldiği medyumlarca görülebilen güç ve etki alanına ise, aura adı verilir.

Renkli haleler ve ışımalar tarzında kendini gösteren auranın esas olarak üç kısımdan oluştuğu kabul edilir:

Yapışık aura: Vücudu bir zarf gibi saran 0,5 cm. kalınlığında, koyu bir bölgedir. Süptil bedenin süptil ikiz denilen kısmıdır. Auranın Kirlian fotoğrafçılık tekniğiyle çekilebilen kısmıdır.

İç aura: Yapışık aurayı çevreleyen bölgedir. Kişilere göre 3 ile 8 cm. arasında değişen kalınlıktaki bir bölgedir.

Dış aura: Yüksekliği İnsan bedeninin iki misli genişliği İnsan bedeninin dört misli olup oval, yumurta biçimindedir.

Tam dış aura: Bedenden yayılan ışınım alanının tümü; sınırsız kabul edilir. Aura görebilme yeteneğine sahip olduğu ileri sürülen medyumlar, aura renklerinin kişilerin ruhsal tekâmül durumlarına, karakterlerine ve heyecan hallerine bağlı olarak değişiklik gösterdiklerini belirtirler.

İşte aura çalışmaları yapılırken kullanılan renkler ve anlamları;

Kırmızı; Ateş rengidir. Yaşam gücü yüksek olan kişilerde görülür. Hırs, tutku, kızgınlık, aşk, nefret gibi duyguları hissettiğimizde ortaya çıkar. Dolaşım sistemini ve seksüel içgüdüleri temsil eder. Kırmızının çok olması durumunda kişi sinirli, kızgın, saldırgan, sabırsız veya heyecanlı olabilir.

Turuncu; Duygusallık ve yaratıcılığı temsil eder. Cesur ve sosyal olunduğu zaman kendini gösterir. Bulanık turuncular kışkırtma hallerinde de ortaya çıkabilir. İyi analiz edilmelidir.

Sarı; En kolay görülebilen aura rengidir. Baş üzerinde görülen soluk sarı iyimserliği gösterir. Sarı beyinsel aktiviteleri temsil eder. Entelektüel, bilge, aydınlanmış kişilerde sarı çok sık görülür.

Yeşil; Hassas, sıcak insanların rengidir. Arkadaş canlısı, açık fikirli ama bağımlı insanlar yeşili gösterir. Parlak yeşilden maviye kayan renkler iyileştirme kapasitesi yüksek kişilerde görülür. Bulanık yeşiller kıskançlığı, kendinden emin olmamayı ve güvensizliği gösterir.

Mavi; Sarının yanında çok kolay görülebilen bir diğer renktir. Sessizlik, sakinlik, ciddiyet ve dürüstlüğü temsil eder. Telepatik görüler arttığında yoğunluğu artabilir. Açık maviler aktif hayal gücünü ve zengin bir iç dünyayı gösterirken, koyu tonları yalnızlığı ve bağımlılığı anlatır. Bulanık maviler ise melankolik, endişeli, korkulu durumlarda ortaya çıkar.

Mor; Kalbin ve aklın karışımıdır. Arayan, araştıran, hayal eden, aktif kişilerde görülür. Pratik ve dünyevi meseleleri kolayca çözebilen, güçlü kişilerde görülür. Çok açık tonları aydınlanmış kişilerde görülür. Kırmızıya kaçan tonları kazanma güdüsünü kamçılar. Bulanık tonları bir şeyleri çözmeye çalışan kişilerde veya erotik durumlarda ortaya çıkar.

Auranın diğer renkleri;

Pembe; alçakgönüllü, sakin ve âşık kişilerde görülebilirken, altın çok etkileyici ve yüksek enerjili kişilerde görülür. Beyaz ve Siyah saflık ve içe kapanışlarda görülür. Tersi de olabilir. Gri dişiliği temsil eder, kahverengi kafa karışıklığını. Gümüş renkler yaratıcılık kabiliyeti çok yüksek olan kişilerde görülür.

Aslında renklerin tanımı yukarıda belirtilenler kadar basit değildir. Pek çok rengin duruma göre anlamları vardır. Bir kişide birden çok renk ortaya çıkabilir. Önemli olan bu renkleri iyi analiz etmek ve kişinin kendine özel Aura haritasını doğru çıkarmak ve düzgün takip edebilmektir.

 

AURA

Varlık varlık içinde
Varlık evren düşünde
Tüm renkler çember olmuş
Varlıkların dışında.

Duygular küskün olmuş
İnsanlar düşkün durmuş
Renkler sararıp, solmuş
Çirkinlikler içinde.

Umutlar coşmuş, taşmış
Sel olup zaman akmış
Renkler evreni aşmış
Güzellikler içinde.

Anla ey insanoğlu
Sensin Güneşin Nuru
Sende ki kötü huyu
Erit  CEVHER içinde !..
 
Zeren TABAK

sunum-indir

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir